Bir önceki yazımda belirtmiştim, uzun yaşam hedefli biri olmasam da uzun yaşam sırlarını okuyorum diye. Yine öyle yaptım ve Ikigai adlı kitabı okudum. Kitap bitti ama ben ikigaimi bulamadım ne yazık ki. Kitap sonundaki kararım ise, "hadi gel köyümüze geri dönelim" oldu. Az stres, bol taze yiyecek, doğa ile iç içe olmak ve sıkı arkadaşlıklar. Hepsi var bizim köyde (ilçede) . Bir zamanlar bizim köydeki havuzda Kleopatra'nın süt banyosu yaptığı , imparatoriçe Julia Domna'nın bizim köy civarında salına salına gezindiği , kraliçe Zenobia'nın güzelliğini bizim köyde bulunan bir taştan aldığı rivayet edilir. Bizim köyün kızları güzeldir, havası da güzeldir ve 90 yaş üzeri yaşayanları çoktur . Annem anlatırdı, Kleopatra hastalanmış, havası güzel diye bizim oralara gelmiş, epeyce bir konaklamış, iyileşince de "geçti Bor'un pazarı sür eşeği Niğde'ye" demiş. Tabii olayın aslı bu değil ama temiz Bor havası alan Kleopatra'nın şifa bulduğu gibi bir söylenti mevcut. Daha ne duruyorum ki !
Kitaptan birkaç not aldım. Paylaşayım sizlerle .
Yaşamdaki mutluluğun ana şartları: Yapacak bir şey, sevecek biri ve umut edecek bir şey. Washington Burnap böyle buyurmuş.
88 yaşındaki Yuki ise demiş ki;
Yiyerek uzun zaman yaşayamazsın, işin sırrı gülümsemek ve iyi zaman geçirmektir.
Anacığım her şeyden yiyeceksin az yiyeceksin derdi. Hayat felsefesini buna göre kurmak gerek aslında. Her şeyin aşırısı zarar. Stresinde, hareketinde, paranın da , sefanın da , cefanın da. Uzun yaşayanların sırrı diye nitelenen şeyde buna yakın. Azlık, dinginlik ve varılacak hedef. Ve bunları yapabilmek , bedeni zinde tutabilmek için öncelikle zihnin zinde olması lazım ki, bu da her gün yeni bir şey öğrenmeyle mümkün diyorlar. Yaşım ilerledi deyip köşeye çekilmek yok. Hayata dahil ol.
İster uzun yaşayın ister kısa yaşayın, yeter ki yaşayın.! Yaşamak gerçek bir sanat. Kaçımız yaşıyoruz acaba ? Ben tam anlamıyla yaşamıyorum şahsen. Mesela sürekli gelecek kaygısı duyuyorum, bazen geçmişimle hesaplaşıyorum, şimdiki zamanım ise çoğunlukla kahve saatlerim , ki geleceğe kafa yormadığım, en mutlu olduğum saatler.
Albert Einstein der ki ;
"Mutlu bir adam , o andan o kadar memnundur ki , geleceğe kafa yormaz" .
Formülü vermiş. Alıp kullanmak bize kalmış. An'da mutlu olabildiğiniz saatleriniz bol olsun.